Peki Medyadaki bu
kutuplaşma hangi nedenden dolayı ve ne zaman başladı?
Öncelikle Türkiye’de
genel bir kutuplaşma şu an için maalesef kaçınılmaz. Kısa bir şekilde bu
grupları veya kutupları isimlendirirsek Hükümet/Devlet ve Hükümet/Devlet
karşıtı olarak ayırabiliriz.
17 25 Aralık
operasyonlarından sonra Türkiye tarihinde yeni bir sayfa açıldı. Bu
operasyonlar ile ilgili herkes yeterince bilgi edindi bazı kesimler bu Devlete
bir darbedir dedi halkın geri kalan kısmı ise Türkiye tarihinin en büyük
Yolsuzluk ve Rüşvet vakasını kabul ederek bu gidişata bir dur dedi
Fakat bu
olaylarda Medyanın rolü neydi hangi medya kuruluşları kimler tarafından yönetildi
ve yönlendirildi?
17 25 Aralık
operasyonlarından önce ATV Yayın Grubu sahibi Ahmet Çalık veya Çalık Grubu
neden bugün ki sahibi Kalyon Grubu veya Havuz Medyası kadar ün sahibi olmadı
veya olamadı?
Bu olaylardan
önce kaç vatandaş Ekrem Dumanlının veya Hidayet Karacanın kim olduğunu
biliyordu? Daha sayılacak olursa Emre Uslu Mehmet Baransu Sedef Kabaş ve daha
fazlasını kim tanıyor olacaktı.
Benim gözümde bir
senedir Türkiye’de bir Hukuk mücadelesi veriliyor ve bu görevi bu sefer
Hukukçular değil Asker değil Medya kuruluşları sürdürüyor. 14 Aralık bunun
kanıtını verdi ve vermeye de devam ediyor.
Peki üç milyondan
fazla Türkün yaşadığı Almanya da Medya nedir ve nasıl algılanıyor?
Yazımın başında
değindiğim Medyaları kişilere veya kurumlara bağlama olayı Almanya da mevcut
mudur?
Almanya’nın en
büyük Medya Şirketinin sahibini en fazla kaç kişi tanıyor veya tanıma
gerekliğini duyuyor?
Bertelsmann
yıllık 16 milyar ciro ile en büyük ve en zengin alman Medya şirketi. Sahibini çoğu kişi bilmez internet de
araştırılmadan da kolayca bulunmuyor. Peki bunun nedeni Bertelsmann şirketinin
işini kötü yapmasından mı kaynaklanıyor..
Almanya’da ki
Medya Yazımın ilk bölümü burada son bulmakta ikinci bölümde Almanya’daki Medya
şirketlerini analiz etmek üzere görüşmek dileğiyle..
0 yorum:
Yorum Gönder